31 Ekim 2010 Pazar

Marka Taklit Cezaları Arttı



556 sayılı kanunda 28 Ocak 2009 tarihinde yapılan yeni değişiklikle taklit veya haksız marka kullanımına 3 yıla kadar hapis ve 2.000.000.TL ’ye kadar para cezası getirildi.

Türkiye ’de tescilsiz marka kullanan 900.000 adet işletme sahibini bekleyen tehlikenin bedeli çok ağır. Geçtiğimiz günlerde Anayasa Mahkemesinin, 556 sayılı KHK’nin bazı maddelerini iptal etmesi nedeniyle doğması muhtemel hukuki boşluğu gidermeyi amaçlayan Kanunla, marka tescilinden doğan hakların kapsamını, marka hakkına tecavüz sayılan fiilleri ve bu fiillere verilecek cezaları düzenlemeyle ilgili kararı resmi gazetede yayınladı.

Yapılan değişiklik ile aşağıdaki durumlar marka hakkına tecavüz sayılıyor:

a) İşaretin mal veya ambalajı üzerine konulması.
b) İşareti taşıyan malın piyasaya sürülmesi veya bu amaçla stoklanması, teslim edilebileceğinin teklif edilmesi veya o işaret altında hizmetlerin sunulması veya sağlanması.
c) İşareti taşıyan malın gümrük bölgesine girmesi, gümrükçe onaylanmış bir işlem veya kullanıma tabi tutulması.
d) İşaretin, teşebbüsün iş evrakı ve reklamlarında kullanılması.
e) İşareti kullanan kişinin, işaretin kullanımına ilişkin hakkı veya meşru bir bağlantısı olmaması koşuluyla, işaretin aynı veya benzerinin internet ortamında ticari etki yaratacak biçimde, alan adı, yönlendirici kod, anahtar sözcük veya benzeri biçimlerde kullanılması


28 Ocak 2009 tarihinde yapılan yeni değişiklikle 556 sayılı kanunda bildirildiği üzere “Başkasına ait marka hakkına iktibas veya iltibas suretiyle tecavüz ederek mal veya hizmet üreten, satışa arz eden veya satan kişi bir yıldan üç yıla kadar hapis ve yirmi bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır.” Fikri ve Sınaî Haklar Ceza Mahkemeleri; Yeni dönem uygulamasına göre taklit mal üreten ve satan kişilere uygulanacak olan 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezasının yanı sıra yirmi bin güne kadar adli para cezası olarak ifade edilen cezanın alt sınırının 400.000 TL ‘den başladığını ve bu cezanın yaklaşık 2.000.0000. TL ye kadar değişebiliyor. Bu cezalar ; yakalanan taklit mal miktarına, yakalanan kişilerin daha önce aynı suçtan yargılanıp yargılanmaklarına göre, malın değerine ve markaya verilen zarara göre değişebilir.

Yeni kanunla “ İşareti kullanan kişinin, işaretin kullanımına ilişkin hakkı veya meşru bir bağlantısı olmaması koşuluyla, işaretin aynı veya benzerinin internet ortamında ticari etki yaratacak biçimde, alan adı, yönlendirici kod, anahtar sözcük veya benzeri biçimlerde kullanılması” da marka hakkına tecavüz sayılıyor ve markaların internet ortamında da korunması sağlanıyor.

Türkiye ’de marka tescil etme yetkisine sahip tek kuruluş Türk Patent Enstitüsü ‘dür, Dolayısı ile Enstitünün verilerini değerlendirdiğimizde bu gün ülkemizde bir veya birden fazla marka tescili yaptırmış firmaların sayısı 300 bini buluyor. Buna karşılık Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğinin verilerine Türkiye’deki firma sayısı 1.200.000 adet civarında olduğuna göre halen 900.000 adet firmanın henüz marka tescilinin olmadığı anlaşılıyor. Diğer bir değişle 900.000 adet firma tescilsiz marka kullanıyor.

Bu nedenle artık firmalarımızın , bir malı üretir ve satarken marka tescili konusunda daha hassas davranmaları, eğer üretici değil satıcı ise , satacakları ürünlerin mutlaka tescilli markalar olmasına dikkat etmeleri, taklit ürün satmamaları kendi menfaatlerine uygun olacaktır. 1000 Tl. lık taklit bir ürün satıp , 200 TL kar edeyim derken onbinlerce tl ceza almaları sözkonusu olabilir .
Taklitçiliğe hayır, markalaşmaya evet diyoruz.
Saygılarımla,

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Şimdi Ara Haber OL
530 274 94 93
Blog'da Yer Almak İçin:İletişim